Geçtiğimiz hafta, çocukluk neşesiyle tanınan 10 yaşındaki Ali Yılmaz, ailesiyle birlikte piknik yapmak için gittiği köyde kayboldu. Piknik sonrası arkadaşlarıyla birlikte oyun oynarken, dikkatsizlik sonucu sulama kanalına düştüğü tahmin ediliyor. Ailesinin durumu yetkililere bildirmesi üzerine, yoğun bir arama kurtarma çalışması başlatıldı. Arama çalışmalarının beşinci gününde, acı haber tüm köyü yasa boğdu. Ali'nin cansız bedeninin sulama kanalında bulunması, hem ailesini hem de çevresindekileri derinden sarstı.
Ali’nin kaybolduğu günden itibaren, yerel arama kurtarma ekipleri, jandarma, sivil savunma ve gönüllülerden oluşan büyük bir ekip, köyün etrafındaki ormanlık alanları ve sulama kanallarını titizlikle taradı. Tüm bu sürede, köy halkı da seferber oldu; evlerin bahçelerinden başlayarak her karışı aralayarak Ali’ye ulaşmaya çalıştılar. Ancak ne yazık ki, beş gün boyunca yapılan aramalar olumlu sonuç vermedi.
Ali’nin arkadaşları, oyun oynadıkları esnada Ali’nin kaybolduğunu fark ettiklerinde hemen ailesine haber verdi. İlk gün, aile ve komşuları ali, köyün yakınındaki alanları didik didik aradı. Ancak küçük çocuğun izine ulaşılamadı. Arama çalışmalarının başlayabilmesi için ilk gün kaybolunma anının üzerinden en az bir gün geçmesi gerekti. Bu, zaman karşısında bir yarışı beraberinde getirdi.
Ali’nin kaybolduğu haberi, köyde büyük bir infial yarattı. Yerel halk, ellerinden gelen her türlü yardımı yapmak için toplandı. Akşam saatlerinde köyün meydanında bir araya gelerek, dualar etti ve Ali’nin bulunması için umutlarını yitirmediklerini belirtti. Sosyal medyada da yaygın bir destek kampanyası başlatıldı. "Ali’yi Bulalım" etiketi ile bir çok kullanıcı, paylaşım yaparak kaybolan çocuğun bulunmasını istedi.
Beşinci günün akşamında, sulama kanalının yakınında çalışan arama kurtarma ekipleri, bir şeylerin ters gittiğini hissetti. Daha önceki günlerde birkaç kez kanalda araştırmalar yapılmış olmasına rağmen, ekipler yeniden bölgeyi gözden geçirmeye karar verdiler. Nihayetinde bir kişi, kanalın iç kısmında bir cismi fark etti. Hemen durumu ekiplere bildirdi ve kısa sürede bölgeye ulaşan ekipler, talihsiz çocuğun cesedini suyun içinde buldu.
Olayın ardından köyde büyük bir yas ilan edildi. Ali’nin ailesi, bu acı kaybın etkisiyle perişan haldeydi. Köy muhtarı ve yerel yöneticiler, bu tür olayların yaşanmaması için sulama kanallarının çevresine güvenlik önlemleri almaya yönelik çağrılarda bulundu. Su havzalarının ve sulama sistemlerinin görünürlüğünün artırılması gerektiğine vurgu yaptılar. Ayrıca, çocukların su kenarlarında oynarken daha dikkatli olmaları konusunda ailelere yönelik bilgilendirici kampanyalar düzenlemesi gerektiğini belirttiler.
Bu trajik kayıptan sonra, tüm ülke genelinde benzer olayların yaşanmaması adına yetkililere büyük sorumluluk düşüyor. Benzer kazaların önüne geçilmesi için daha etkili ve kapsamlı önlemler alınması çağrısı yapılıyor. Ali'nin ölümünün acısı henüz tazeyken, toplumda benzer olayların yaşanmaması için daha fazla farkındalık oluşturma gerekliliği ön plana çıkıyor. Çocukların güvenliği için hem ailelerin hem de devletin üzerine büyük sorumluluklar düşüyor.
Ali’nin cenazesi, köy halkının katılımıyla son bir veda ile toprağa verildi. Bu acı kaybın ardından, yaşanan olaylar birçok derin etki bıraktı. Hem köy halkı hem de sosyal medya üzerinden, Ali’nin hatırasının yaşatılması için etkinlikler düzenleneceği duyuruldu. Ali'nin gülümsemesi ve sevgi dolu kalbinin unutulmayacağı, herkes tarafından paylaşılan bir düşünce oldu. Bu trajik olay, kaybolan çocukların ailelerini nasıl etkilediğini bir kez daha gözler önüne serdi ve toplum içinde dayanışmanın önemini vurguladı.