Beylikdüzü’nde bulunan Devlet Hastanesi, 25 Ekim 2023 tarihinde yaşanan silahlı saldırıyla sarsıldı. Olay, saat 15:30 sularında meydana geldi. Hastaneye gelen bir kişinin, belirli bir hastayı hedef alarak silahla ateş açması, tüm çalışanlar ve hastalar arasında büyük bir panik yarattı. Bu korkunç saldırı, sadece hastanede değil, çevresinde de büyük bir güvensizlik hissine neden oldu. Olay sonrası hastanenin güvenlik önlemleri ve sağlık hizmetlerinin etkilenip etkilenmediği de merak konusu oldu.
Görgü tanıkları, silahlı saldırının ardından hastanenin acil servisi ve dışındaki çevre alanlarının hızla boşaldığını ve bazı hastaların panik içinde dışarı çıktığını bildirdi. Olay yerine hemen polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahale ile yaralılar hastaneye kaldırıldı ve güvenlik güçleri, saldırganı kısa sürede etkisiz hale getirdi. Beylikdüzü Kaymakamlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, olayın nedenine dair soruşturma başlatıldı. Saldırganın, daha önce hastanede tedavi gören bir hasta olduğu ve bu nedenle hedef alındığı iddia ediliyor. Bu durum, hastane çalışanlarının ve hastaların güvenliğini ciddi anlamda sorgulattı.
Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ndeki sağlık çalışanları, bu tür olayların yaşanmasının kendilerini son derece rahatsız ettiğini ve tedirgin bir ortamda çalışmak zorunda kaldıklarını ifade ediyor. Bir hemşire, “Burada insanların hayatlarını kurtarıyoruz ama böyle bir tehdit altında çalışmak çok zor. Sağlığın yanı sıra güvenliğimiz de tehlikede.” dedi. Hastalar ise, hastane ortamında böyle bir olayın yaşanmasının kendileri üzerinde bıraktığı psikolojik etkilerden bahsediyor. “Şimdi hastanede tedavi olmaktan daha çok korkuyorum. Bir sağlık kuruluşunda böyle bir durumla karşılaşmak istemezdim,” diyen hastalar, hastaneye gelen ambulansların sesinin bile kendilerini korkuttuğunu belirtiyorlar.
Olayın ardından hastanenin güvenlik önlemleri gündeme geldi. Uzmanlar, hastanelerin özellikle benzeri durumlara karşı daha fazla güvenlik tedbiri alması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, halk sağlığına yönelik tehditlerin azaltılması ve sağlık çalışanlarının güvenliğinin sağlanması için daha fazla kaynak ayrılması gerektiği ifade ediliyor. Güvenlik uzmanları, hastanelerin giriş noktalarında güvenlik kameralarının artırılması, güvenlik personeli sayısının çoğaltılması ve acil durumlar için eğitimlerin düzenlenmesi gibi önlemlerle bu tür olayların önlenmesinin mümkün olabileceğini savunuyorlar.
Toplumun her kesiminden gelen tepkiler, böyle olayların sağlık kurumlarının işleyişini nasıl olumsuz etkilediğini ortaya koyuyor. Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde yaşanan bu olay, sadece buradaki sağlık hizmetlerini değil, genel olarak Türkiye’deki sağlık sistemini ve güvenlik endişelerini tartışmaya açtı. Yurttaşlar, hastanelerin güvenlik açığını kapatması ve sağlık çalışanlarının korunması gerektiği konusunda hemfikir.
Saldırının ardından Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nin uzun süredir gündemde olan güvenlik önlemleri tartışmaları yeniden alevlendi. Sağlık Bakanlığı, tüm hastanelerin güvenliğini artıracak yeni bir protokol üzerinde çalıştığını ve bu tür olayların tekrarlanmaması için gereken adımların atılacağını duyurdu. Ancak, yaşanan bu olayın etkilerinin ne kadar süreceği ve toplum üzerindeki güvensizlik hissinin nasıl giderileceği ise merak konusu.
Sonuç olarak, Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde yaşanan silahlı saldırı, sadece bir sağlık kuruluşunu değil, tüm sağlık sistemini tehdit eden bir olay olarak kayıtlara geçti. Toplumun her kesiminin bu konudaki duyarlılığı artırarak, sağlıklı bir gelecek için gereken önlemleri alması gerektiği açıktır. Sağlık çalışanlarının güvenliğinin sağlanması ve hastaların huzur içinde sağlık hizmeti alabilmesi için gerekli adımlar bir an önce atılmalı.