Alparslan Türkeş, Türk siyasetinin önemli simalarından biri olarak, 28 yıl önce hayata veda etti. Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) kurucusu olan Türkeş, siyasi kariyeri boyunca Türk milliyetçiliğini savunmuş, ülkenin geleceğine yönelik vizyoner düşünceleriyle tanınmıştır. Vefatının üzerinden geçen yıllar, onu unutturmadı; her yıl düzenlenen anma etkinlikleri, sevenlerini ve destekçilerini bir araya getirdi. Bu yıl da Alparslan Türkeş’in anılacağı etkinlikler hazırlanırken, bugünün önemini hatırlamak ve onu anmak amacıyla birçok organizasyon faaliyetler gerçekleştirecektir.
Alparslan Türkeş, 25 Kasım 1917 tarihinde Kıbrıs’ta dünyaya gelmiş, genç yaşta Türkiye'ye göç etmiştir. 1943 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra siyaset hayatına atılan Türkeş, Türk Milliyetçiliği düşüncesinin öncülerinden biri olmuştur. 1960'lı yıllarda dış politikada Türk-İslam sentezini savunarak, özellikle gençler arasında büyük bir destek bulmuştur. 1965 yılında kurulan Milliyetçi Hareket Partisi’ni kurarak Türk siyasetinde önemli bir yer edinmiştir. Türkeş, 1980 yılı sonrası dönemde Milli Mücadele Dergisi'nin yayınını üstlenmiş ve Türkiye'nin siyasi geleceğine dair birçok yazılı eser bırakmıştır.
Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997 tarihinde İstanbul'da yaşamını yitirdi. Ölümü, Türk milliyetçiliğinin tarihinde büyük yankı uyandırdı ve pek çok kişi onun kaybını derin bir üzüntüyle karşıladı. Vefatından sonra, cenazesi büyük bir törenle kaldırılmış ve naaşı, İstanbul’un Ulus kıyısındaki Merkez Efendi Mezarlığı’na defnedilmiştir. Her yıl, anma törenleri düzenlenerek, onun düşüncelerini ve ideallerini yaşatmaya devam eden birçok Türk milliyetçisi ve MHP destekçisi, mezarı başında bir araya gelmektedir. Bunun yanı sıra, Türkeş’in hayatı ve idealleri üzerine birçok kitabın yazılması, onu unutturmamak amacıyla yapılan çalışmalardır.
Vefatının 28. yıl dönümünde, Türkiye’nin çeşitli illerinde anma etkinlikleri düzenlenmesi beklenmektedir. MHP’nin yanı sıra, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve dernekler, hissettikleri özlemi ve saygıyı göstermek adına bu organizasyonları desteklemektedir. Sosyal medya üzerinden de Türkeş'e ait sözler ve anılar paylaşılmakta, genç nesillere onun ideolojisinin aktarılması sağlanmaktadır. Anma etkinliklerinde, Türkeş’in yaşamı, siyasi kariyeri ve Türk milliyetçiliğine kattıkları üzerine konuşmalar yapılacak ve katılımcılara çeşitli etkinlikler sunulacaktır.
Sonuç olarak, Alparslan Türkeş’in vefatının 28. yılı, sadece bir hüzün anı değil; aynı zamanda onun düşüncelerinin ve ideallerinin yaşatılması için bir fırsat olarak değerlendirilmektedir. Türk milliyetçiliği fikrini benimseyenler için Türkeş, bir lider ve bir ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Onun vefatının yıl dönümünde, her yıl olduğu gibi bu yıl da saygıyla anacağız. Ancak bununla birlikte, Türk milletinin birliği ve dirliği için Türkeş'in mirasının hayat bulması adına atılacak adımların önemini de unutmamak gerekir.