2020 yılında başlayan COVID-19 salgını, dünya genelinde ciddi bir felakete yol açtı. İnsanların sağlığını tehdit eden bu salgın, 2021 yılında da etkisini sürdürdü ve dünya genelinde pek çok ülkeyi etkiledi. İkinci yılın başlangıcında aşı çalışmaları hız kazandı ve pek çok ülke aşılama programlarına başladı.
Ancak, salgın hala kontrol altına alınamadı ve birçok ülkede vaka sayıları hala yüksek seviyelerde seyretmekte. Özellikle Hindistan, Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerde sağlık sistemleri büyük bir baskı altında kaldı ve yoğun bakım üniteleri dolup taştı.
Pandeminin ikinci yılının ardından, toplumlar yavaş yavaş normale dönmeye başlasa da, sosyal mesafe, maske takma ve hijyen kuralları hala hayatın bir parçası haline geldi. Birçok ülke, seyahat kısıtlamalarını ve sokağa çıkma yasaklarını hala uygulamakta ve salgının kontrol altına alınması için çaba harcamaktadır.
Öte yandan, COVID-19 salgınının ekonomik etkileri de önemli bir sorun haline geldi. Birçok kişi işsiz kaldı, küçük işletmeler battı ve ekonomik dengeler altüst oldu. Hükümetler, ekonomik destek paketleri açıklayarak vatandaşlarını ve işletmeleri desteklemeye çalıştılar.
Asrın felaketi olarak adlandırılan COVID-19 salgını, dünyayı derinden sarsmaya devam ediyor. İnsanlığın bu büyük felaket karşısında dayanışma içinde olması ve bilim insanlarının ortak çalışmalarıyla salgının üstesinden gelmeye çalışması ise umut kaynağı olmaya devam ediyor.